BM Acil Yardım Koordinatör Yardımcısı Msuya, BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) düzenlenen oturumda, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in çatışmada sivillerin korunmasına ilişkin yıllık raporu hakkında üyeleri bilgilendirdi.
BMGK’nin sivillerin korunmasını gündemine almasının üzerinden 25 yıl geçtiğini anımsatan Msuya, aynı zamanda çatışmada sivillerin korunmasına yönelik Cenevre Sözleşmesi’nin de 75. yıl dönümü olduğunu hatırlattı.
Msuya, 2023’ün sivillerin çatışmada korunması bağlamında kötü bir yıl olduğuna dikkati çekerek, Hamas’ın 7 Ekim saldırısı ile İsrail’in saldırıları sonucu daha önce görülmemiş düzeylerde ölüm, yıkım ve acının ortaya çıktığını kaydetti.
“Gazze halkının yüzde 75’i zorla yerinden edildi.” ifadesini kullanan Msuya, insan eliyle oluşturulan bir kıtlığın kapıda olduğunu bildirdi.
Msuya, Gazze’de on binlerce insanın öldürüldüğünü ve “çocuklara yönelik savaşın” ortaya çıktığını belirtti.
ÇATIŞMALARDA YAŞANAN ÖLÜMLER YÜZDE 72 ARTTI
Sudan’da da 2023’te korkunç bir çatışmanın ortaya çıktığını anımsatan Msuya, on binlerce sivilin öldürüldüğünü ve binlercesinin yaralandığını dile getirdi.
Msuya, diğer taraftan Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Myanmar, Nijerya, Sahel, Somali, Suriye ve Ukrayna’da da devam eden çatışmaların siviller üzerindeki etkisine işaret ederek, “BM, geçen yıl 33 bin sivil ölüm kayda geçti. Gerçek rakamların çok daha yüksek olduğunu düşünüyoruz. Bu bir önceki yıla göre yüzde 72’lik bir artış.” dedi.
Patlayıcı silah kullanımının siviller üzerinde felaket etkileri bulunduğunun altını çizen Msuya, Sudan ve Ukrayna’da sivil ölümlerin temel nedeninin söz konusu silahların kullanımı olduğunu kaydetti.
Msuya, “Tüm çatışmalar ele alındığında, yoğun nüfuslu alanlarda patlayıcı silahlar kullanıldığında ölenlerin yüzde 90’ı sivillerden oluşuyor.” ifadesini kullandı.
110 MİLYON KİŞİ YERİNDEN EDİLDİ
Çatışmalarda zorla yerinden edilmeye dikkati çeken Msuya, 2023’ün ortasında 110 milyon kişinin çatışma, baskı, şiddet ve insan hakları ihlalleri nedeniyle yerinden edildiğini bildirdi.
Msuya, çatışmanın açlığı da tetiklediğini belirterek, 19 çatışma bölgesinde 117 milyon kişinin kriz düzeyinde gıda güvencesizliğiyle mücadele ettiğini aktardı.
Sivillerin maruz bırakıldığı zararın 2023’te alarm verici düzeyde olduğunu, uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukukuna uyulmadığının altını çizen Msuya, aynı zamanda BMGK’nin sivillerin korunması yönünde 25 yıldır kabul ettiği kararların da uygulanmadığının göstergesi olduğunu söyledi.
Msuya, “Çatışmada tarafların yükümlülüklerini yerine getirmesi için çabalarımızı iki katına çıkarmalıyız.” mesajını verdi.
Suçluların cezalandırılmasının önemine işaret eden Msuya, “Bu çerçevede Uluslararası Ceza Mahkemesinin bağımsızlığını ve tarafsızlığını korumalıyız.” değerlendirmesinde bulundu.
SUDAN’DA SOYKIRIM UYARISI
BGMK’de düzenlenen oturumda çatışmada sivillerin korunması hakkında konuşan BM Soykırımın Önlenmesi Özel Danışmanı Alice Wairimu Nderitu’nun Gazze’ye hiç değinmemesi ise dikkat çekti.
Konuşmasında bütünüyle Sudan’a odaklanan Nderitu, “Soykırım bir gecede gerçekleşmez. Soykırım planlanarak uygulanan bir sürecin parçasıdır.” açıklamasında bulundu.
Nderitu, Sudan’da Nisan 2023’te çatışmanın başlamasının ardından masum sivillere yönelik sistematik ve ayrım gözetmeyen saldırıların sürdüğünü belirterek, sivillere karşı ciddi suçlar işlendiğini söyledi.
Sudan’da sivillerin korunmadığını vurgulayan Nderitu, Darfur ve El Faşer’de sivillerin ten rengi ve etnik kökenleri nedeniyle öldürüldüğünü ifade etti.
Nderitu, özellikle Darfur’da yaşananlara dikkati çekerek, “yok etme niyetinin” görüldüğünü ve etnik temelli saldırıların sürdüğünü bildirdi.
Sudan’da toplu mezarlar ve daha önce görülmemiş düzeyde yerinden edilmenin gerçekleştiğini aktaran Nderitu, suçluların cezalandırılması gerektiğinin altını çizdi.
Nderitu, Cenevre Sözleşmesi’nin kabulünün üzerinden 75 yıl geçmesine rağmen Sudan’daki durumun “bilincimizde bir felaket” olduğunu kaydederek, uluslararası yükümlülüklerin ihlal edildiğini vurguladı.
Sudan’da sivillerin korunması için daha fazla zaman kaybedilmemesi gerektiğini ifade eden Nderitu, “Sudan’da gerçek bir soykırım riski var ve her geçen gün artıyor.” uyarısını yaptı.
Nderitu’nun Gazze konusundaki sessizliği, daha önce de geniş tepki görmüştü. Gazeteciler günlük basın toplantılarında tepkilerini dile getirirken, yaklaşık 50 BM personeli BM Soykırımın Önlenmesi Özel Danışmanı’na tepkilerini ortaya koyan bir mektup göndermişti.
Daha sonra 16 insan hakları örgütü, BM Genel Sekreteri Guterres’e mektup göndererek, “Filistinliler toplu şekilde katledilirken” Nderitu’nun tepki vermemesini eleştirmişti.
Nderitu’nun tarafsızlığını sorgulayan insan hakları örgütleri, Özel Danışman’ın “bağımsız ve dış etkiye maruz kalmadan” görevini yerine getiremediğini ifade etmişti.